Hoşgeldiniz

Philipp Nedelmann – Doğal Tedavi Uzmanı (Naturopat)

ağlıklı yaşam muayenehanesine hoş geldiniz.
sağlıklı bir beden iyiliğinizin, memnuniyet ve verimliliğinizin önkoşuludur. Yaş ilerledikçe uzun zaman sağlıklı kalmamız için, bedenimizin hastalıklarla güçlü bir şekilde mücadele edebilmesi gerekir, Doğal Tedavi Muayenehanemizde size akut ve kronik hastalıklarda destek veriyoruz. Tabiiki koruyucu önlemler, sağlığınıza verdiğiniz önem, eksilen kaynaklarınızı tamamlamak, sağlığınızı dengelemek ve hastalıklardan korunmak içinde bize gelebilirisiniz. Ileriki sayfalarımızda muayenehanemiz ve doğal tedavilerimiz hakkında genel bir bilgi vermek istiyoruz. Sizi her zaman bekleriz.

Dogal Tedavi Uzmanınız Philipp Nedelmann, Berlin – Prenzlauer Berg

 

„Hücre Sembiyoz Tedavisi“ kavramι tüm insan hücre sistemlerinin „hermafrodit“
bir doğaya sahip olduklarιnιn temel bilgisine dayanmaktadιr. Bu gerçek, çok eskiye dayanan emsalsiz ve bir kereye mahsus olan bir evrim olayιnda iki adet çekirdeksiz tek hücrelinin birleşerek yepyeni bir hücre tipini, ökaryot’u (lat.: Eukaryota) meydana getirmeleridir. Insan biyolojik varlιğιnι bu yeni hücrenin gelişmesine borçludur.
Önemli olan, „geçerli olan bilimsel düşüceye“ karşιt bu hücre sembiyozunda eşlerin genetik programlarιnιn çekirdek kιlιfι (membran, zar) içindeki bir hücre çekirdeğinde entegre olmalarι, fakat birleşmemiş olmalarι. Hücre sembiyozunun, metabolizmasιnι ortama göre moleküler oksijen (O2)  ile veya oksijensiz olarak ayarlayabilen, ana hücresi ile,  günümüzde mitokondri  olarak adlandιrdιğιmιz ve „ hücre içinde hücre“  olan ve tamamen O2  bağιmlιsι olan, sembiyont hücre arasιnda gittikçe daha karmaşιk bir vazife paylaşιmι gelişmiştir. Hücre bölünmesi süreci insanιn hücre sistemlerinde hem genetik program hem de eski kök hücrenin metabolik programι tarafιndan yönetilmektedir. Mitokondrilerin faaliyetliliği ise hücreye özel ayrιntιlι performanslara hakimdir.
Sağlιk ve hastalιk, yaşlanma ve ölüm, Hücre Sembiyozunun burada tarif ettiğimiz, son derece hassas ayarlanmιş polaritesine bağlιdιr. Bunun için cok ayrιntιlι bir bilgi yönetimi gerekmetedir, bunun ise geleneksel tιp temellerinde yatan, hücre enerjisinin ve hücre enformasyonunun termodinamik yoldan elde edildiği, teorileriyle izah edilmesi mümkün değildir. Günümüze kadar her bilim kitabιnda iddia edildiği gibi insan hücreleri birer ιsιdan güç üreten makineler değil, enformasyon dönüşümü gerşekleştiren medyalardιr. Insan organizmasιnιn karmaşιklιğι genlerin miktarιna bağlι olmadιğι gerçeğide tesbit edilmiş bulunmaktadιr. Insan vücudunda protein ve enzim sentezi için örneğin faredekinden daha fazla gen yoktur. Insan hücrelerinin akιl almaz karmaşιklιğι ve bundan dolayι da kιtlιk ve aşιrι bolluk durumlarιndaki stresli şartlara karşι duyarlιlιklarι hücrenin kendisindeki emsalsiz karmaşιklιğa sahip olan „ιşιk kuantumu modülasyonu“ tarafιndan ayarlanmaktadιr. Bu „ιşιk kuantumu modülasyonu“ ayrιntιlι bilgi transferinin kaynağιdιr.
Şans eseri tabiat yaşamιn en başιndan beri, en basit mikroplardan başlayarak insan hücrelerine kadar,  ιşιk kuantumu abzorbe eden ve sayιsι çok olmayan moleküler modüllerle çalιşmaktadιr.

Hücre Sembiyoz Tedavisinin uygulanmasι için geliştirilen reçeteler bu temel bilgiye dayanmaktadιr. Hedef, hücreye özel ιşιk kuantumlarιnιn ayarιndaki fonksiyonel bozukluklarι bir takιm „rasyonel“ tabii madde kombinasyonlarιyla dengelemektir – ve bu da aynι tabiatin yaptιğι gibi son derece dahiyane bir sadelikle gerçekleşmektedir.
ITN (Internationales Therapeutennetzwerk – Enternasyonal Terapist Ağι) kapsamιnda ortak çalιşma yapan ve sayιlarι gün geçtikçe artan doktor ve naturopatlar Hücre Sembiyoz Tedavisi’nin etkisini uygulama alanιnιn ağιr şartlarι altιnda denediler. Iştirak eden terapistler klasik tιp kurallarιna uygun standart laboratuvar teşhisleriyle birlikte ve teşhis açιsιndan elde edilen başarιnιn kontrolünü, teşekküre layιk bir şekilde, özenle belgelemektedirler.
Dr. med. Heinrich Kremer

Mitokondriler nedir?
Vücudumuzun her hücresinde (alyuvarlar hariç) ortalama 1500 mitokondri bulunmaktadιr. Mitokondriler bakterilerden gelişmiş canlι hücre organelleridirler ve organizmamιzda neredeyse her metabolizma ve enerji performansιnι ve zehirlerden arιnma olayιnι idare etmektedirler. Yani sağlιğιmιz ve iyileşmemiz için merkezi bir rol oynamaktalar. Mitokondrilerin fonksiyonlarιnιn bozulduğunda çeşitli hücre performanslarιnι yönetmek için gereken enerji (ATP) mitokondrilerin içinde oluşmaz, ya anaerob olarak mitokondrilerin dιşιnda (kan şekeri fermentasyonu yoluyla) veya aerob olarak oksijenle (oksijen radikali meydana gelmeden) oluşur.   Bu esnada artιk tüm organ sistemlerinin çeşitli hücre performanslarι yönetilmez veya ayakta tutulmaz, hücre bölünme dönemi aktive olur.

Mitokondriyal fonksiyon bozukluğundan meydana gelen rahatsιzlιklar

  • Yüksek Tansiyon
  • Kanser (hücre arasé bağéşéklék bozukluğu „Emniyet Devresi“)
  • Virüs Enfeksiyonlaré (Herpes, Epstein-Barr, Hepatit, v.s.)
  • Mantar Enfeksiyonlaré (Candida, Pneumocystis carinii, Küf mantarlaré, v.s.)
  • AIDS
  • Ortopedik rahatsézléklar
  • Yaşléléktan kaynaklanan rahatsézléklar (Alzheimer, Demans, Parkinson)
  • Depresyonlar
  • Alerjiler
  • Bitkinlik Sendromlaré , Burn-Out
  • Iktidarsézlék, Cinsel Soğukluk
  • Kandolasémé Rahatsézléklaré – Arteryoskleroz, Enfaktüs, Inme
  • Organ Dejenerasyonu, Yüksek Kolesterin
  • Hormon geliştirme bozukluğu
  • Erken Yaşlanma
  • Bagéşéklék Zafiyeti
  • Otoimmün Hastaléklar
  • ADHS (Dikkat eksikliği sendromu)

Hücrenin enerji üretimi ve serbest radikaller
Dr. med. Heinrich Kremer’e göre günümüzdeki hastaléklarén çoğu,  hücrelerin oksijene bağémlé olan nefes almalaréndaki bozukluklardan ve böylece mitokondrilerin fonksiyonlarénén bozukluğundan kaynaklanabilir. Bununla evrim biyolojisine göre bu hastaléklarén kaçénélmaz olduğunu göstermek istiyoruz. Mitokondrilerin içinde (yunanca: Mitos: top ve Chondron: iplik) oksijen vasétaséyla „hücre enerjimiz“ (ATP) meydana gelmekte, daha doğrusu modüle olmaktadér.  Vücudun her hücresinde ortalama 1500 mitokondri hazér bulunmaktadér.
Aldéğéméz oksijenin yüzde 90’é mitokondrilerdeki enerji uretimi ve modülasyonu için gereklidir, bununla kalp, beyin, bağéşéklék sistemi, sindirim sistemi, kandolaşémé sistemi, sümüksel zar fonksiyonlaré, adale fonksiyonu, kan ulaşémé sağlanmaktadér. Enerji üretiminin bu yoldan mitokondrilerin dahilinde sağlanmaséna yüksek performans modeli denilir.
Mitokondrilerin fonksiyonu ve hücre performansé Dr. Kremer taraféndan ortaya konulan B-Genom (Bakterilerin B’si, çünki mitokondriler proto bakterilerden üremiştir) taraféndan yönlendirilmektedir. Bu olay esnasénda haliyle sürekli oksijen radikalleri meydana gelir.
Mitokondriler günümüzde endobiyont olarak tanémlanér, yani canlé hücre organelleri çünki yüzlerce milyon sene boyunca bakterilerden oluşmuşlardér. Evrimde günümüze kadar emsali olmayan bir birleşme hareketiyle bunlar Arke denilen evsahibi hücre taraféndan kabul görmüştür. Arke’ler ilk defa okyanusun yüzlerce metre alténda, aktif volkanlarén civarénda bulunmuştur ve oksijensiz olarak enerji (ATP) üretme kabiliyetine sahiptirler. Buna „enerji tasarrufu“ veya „hücre bölünmesi modeli“ denilmektedir.  Insan günümüzde bu Arke’lerin mirasénén yüzde 60’éné içinde taşémaktadér. Arke’lerin gen paylaré (A-Genom, Arke’nin A’sé) aktive olduğunda hücre bölünmesi uyarélér veya yönetilir. Böylelikle Dr .Kremer insan hücrelerinin çifte genom’unu ortaya koymuştur.

Unutmayalém:
Mitokondrilerin haricinde üretilen veya modüle olan enerji hücre bölünmesini yönetir.
Mitokondrilerin dahilinde oksijen ile üretilen veya modüle olan enerji tüm çeşit hücre performanséné yönetir. „Enerji yüksek performans modeli“ denilen oksijen ile olan mitokondriyal enerji üretimi esnasénda her zaman ve kaçénélmaz olarak çok duyarlé, hücre ve mitokondrilere zarar verecek gücü olan oksijen radikalleri oluşur, bunlar organizmada etkileyebilecek cisimler ararlar.
Oksijen radikalleri antioksidanlar taraféndan „zararséz veya nötralize“ duruma getirilmedikleri takdirde hücrelerde veya genetikde bozukluk olma ihtimali doğar.
Önemli antioksidanlar, mitokondrilerin kendilerininde 3 amino asitden, yani sisteyin, glütamin, ve glisinden meydana getirebildiği azaltélméş glutatiyon gibi kükürt bileşimleridir. Ama tabiatta bulunan çok sayédaki diğer kükürt bileşimleri ve polifenoller gibi bitki ekstreleride mitokondrilerin fonksiyonunun rejenerasyonunda ve sağlamlastérélmasénda merkezi bir rol oynamaktadér. Azaltélméş glutatiyon ve tiyoller hücrelerin zehirden arétélmasé için genel maddelerdir, bunlar ayréca 3.000’den fazla endüstri zehirine karşé antioksidan vazifesi görür. Böylece mitokondriler içeren ve bunlar taraféndan yönetilen hücrelerin kendilerine mahsus arétma sistemleri vardér.
Mitokondrilerin fonksiyonunu – „hücre yüksek performans modeli“’ni ayakta tutabilmek için ve kendi hücrelerini zehirden arétmak için elzem mikro besinler kesinlikle gereklidir, çünki bunlar kendi kendine sentez edilemez. Bunlar amino asitler, polifenoller, flavonoidler, manganez, molibden, mineraller, vitaminler, yağ asitleri ve fosfolipidler gibi iz elemanlardér. Bunlara akélcé (rasyonel) tabii maddeler diyoruz !

„Emniyet Devresi“
Hücre, mitokondriyal enerji üretiminde meydana gelen oksijen radikallerini nötralize edemediği takdirde mitokondriler hücresel düzeyde muhtemel zararlaré önlemek için aktivitelerini azaltérlar. Azalan hücre aktivitesinden dolayé daha az oksijen radikalleri meydana gelir. Ancak bu sistemik hücre performansénén düşmesine sebep olur ve hücre, „emniyet devresi“ denilen duruma geçer.
Bununla eşzamanda hücre kendi dahilindeki enerji üretimini/modülasyonunu hücre plazmaséna aktarér, ve bu durumda oksijen radikalleri meydana gelmez. Burada evrim biyolojisi açéséndan daha eski olan ve arkelerden yönetilen ve ileriki aşamalarda sadece kan şekeri (glikoliz) vasétaséyla gerçekleşen hücre bölünme programé aktive olur.
Bu emniyet devresinin erken bir belirtisi, gittikçe artmakta olan Burn-Out-Senromu’dur. Uzayan bir glikolizde hücre içinde diğer maddelerin yané séra hücre bölünmesini hézlandéran  poliaminler meydana gelir.
Enteresan olan bir gerçek ise, enerji üretiminin her iki yolunun, yani yüksek performans modelinin ve yavas programén, bizim icimizde bulunmalarédér. Normalde sürekli bu iki sistemin birinden öbürüne geçilir. Mitokondrilerin fonksiyonunu ayakta tutmak için gereken elzem madde gruplaré yeterli miktarda mevcut değilse, kuantum fiziği anlaméndaki mitokondriyal enformasyon iletişimi ve ayné zamanda hücresel detoksikasyon için tiyollerin endosentezleri bozulur.
Hücreler sabitleşmis bir emniyet devresinde bulunuyorsa, mitokondriyal fonksiyonu bloke eden / bozan tüm faktörleri bertaraf etmek gerekir:

  • Mitokondrilerin fonksiyonuna zarar veren faktörler
  • Ağér metal zehirlenmeleri
  • Bağérsak emilimi bozukluklaré
  • Bağéşéklék bozukluklaré
  • Polifenol, amino asit, iz eleman eksikliği
  • Géda maddesi entoleransé
  • Elektrosmog
  • Kronik iltihaplar
  • Oksijen azléğé
  • Sürekli psikolojik yük  v.s.

Hücre Sembiyoz Tedavisinin Konsepti
Dr. med. Heinrich Kremer usulü Hücre Sembiyoz Tedavisi kronik rahatsézléklarén kaynağénén, hücre performansénén bozukluğu, yani bu hücrelerin mitokondrilerinin fonksiyonlarénén bozukluğu oldugunu vurguluyor. En önemli bozukluk faktörleri olarak kronik iltihaplar, eksiklikler veya karşélanmayan amino asit, iz eleman, mineral, vitamin, polifenol (bitki ekstreleri) ihtiyacé, ağér metaller gibi endüstri zehirleri, beslenme bozukluğu, bağéşéklék zafiyeti, kronik enfeksiyonlar, stres, elektrosmog ve sindirim sistemindeki bozukluklar (örneğin bağérsakdaki sümüksel bezlerin yeterince çaléşmamasé veya hazimsizlik) ve de gen mutasyonlaré sayélmaktadér.
Hücre Sembiyoz Tedavisinin amacé mitokondilerin fonksiyonlarénén  ve strüktürlerinin rejenerasyonudur.  Böylece oksijene bağémlé enerji üretimi aktive olarak buna bağlé olan sistemik organ ve hücre performansé düzeltilir.  Eşzamanda ise aşéré aktivite gösteren, arke genleri taraféndan yönetilen,  hücre bölünme programé azaltélér.  Buna, mitokondriyal yönetilen farkléléklé (diferanse)  hücre performanslaréné aktive etmeyi hedefleyen, „rediferanse programé“  diyoruz.